Kurumsal Kültür ve Alex De Souza'nın Gidişi

İşletme kitaplarında kurumsal kültür tanımlanırken şu çarpıcı tanımlama yapılır; “Bir kurumun içinde yürümeye başlayın, o kurumu karakterize eden ve  size çarpan ilk şey kurumsal kültürdür”. O kurumun çalışanlarının, yöneticilerinin, sahiplerinin, müşterilerinin kısaca tüm paydaşlarının paylaştıkları değerler, hikayeler, semboller, normlar ve inançlar o kurumun kültürünü oluştur ve kurumun yapısı hakkında bilgi verirler. Kurumların paydaşları bu özellikleri bilir ve sahiplenirler. Kurumların iş yapma biçimleri kültürleriyle ilişkilidir. Yani köklü kurumlar, köklü kurumsal kültüre sahip kurumlar kolay kolay yanlış iş yapmazlar…

Şimdi bir de ülkemizin önde gelen kurumlarından birisi olan Fenerbahçe ve onun en önemli oyuncusu olan Alex De Souza’nın beklenmedik bir zamanda takımdan kopuşunu ve ardından meydana gelen olayları kurumsal kültür perspektifinden değerlendirelim. Dünyanın hangi ülkesinde olursa olsun iki hafta önce taraftarlar tarafından heykeli dikilen bir futbolcunun takımından bu şekilde gönderilmesini açıklamak zordur. Üstelik takımın başkanı, yönetim kurulu, antrenörü ve futbolcuları da kaptanlarını uğurlamamışlarsa durum daha da vahim hale gelir. Bu türden olaylar her zaman yaşanacak türden olaylar değildir. Yıpratıcı ve yorucu süreçlerdir. Çoğu zaman büyük şirketler de benzer durumlarla karşılaşabilirler. Şirketlerin en önemli pozisyonlarında çalışan yöneticiler çeşitli sebeplerle görevlerinden ayrılmak zorunda kalabilirler. Böyle durumlarda tarafları üzmeyen, kırmayan ve zedelemeyen çözümler uygulanır. Sonraki görevlendirmeler için uygun bir zemin yaratılır. Çoğu zaman en derin fikir ayrılıklarına dayalı ayrılıklar bile centilmence gerçekleştirilir.

Kurumsal kültür özellikle bu türden kitle örgütlerinde daha çok duygusal unsurlardan oluşuyor. Sadakat, özveri, sevgi, saygı, vefa gibi kavramlar ön plana çıkıyor. Bu kavramlarla örülen hikayeler, kişiler, semboller kuşaktan kuşağa aktarılıyor. Bu kavramlar milyonlarca taraftarı bir arada tutma görevini gerçekleştiriyor. Alex De Souza’nın gidişi sürecinde yaşananlar büyük ve köklü bir kurum olarak bilinen Fenerbahçe’nin kurumsal kültürünü büyük ölçüde zedelemiştir. Taraftar kulüp yönetiminin davranış biçimini beğenmemiş, eleştirmiş ve hatta protesto etmiştir. Uzun yıllar başarıyla kulübe hizmet etmiş ve kişilik özellikleri itibariyle hemen herkes tarafından çok sevilen bir oyuncunun ardından gelecek kuşaklara anlatılacak çok güzel bir hikaye yazma fırsatı kaçırılmıştır. Kurum imajı zedelenmiş ve marka ciddi bir itibar kaybı yaşamıştır. Kuruma aidiyet duygusu ile bağlı olanların inançları sarsılmıştır.